słownik arabsko - turecki

العربية - Türkçe

جاء po turecku:

1. hadi


Hadi göle gidelim.

2. geldi


Geldi.
Kız bayıldı, fakat biz onun yüzüne su döktüğümüzde o kendine geldi.
Araba tarlaya daldı ve bir süre sarsıldıktan sonra durma noktasına geldi.
Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?
Cüzdanı evde unuttuğum aklıma geldi.
Öğrencilerin üçte ikisi toplantıya geldi.
Kızlar kalabalığa doğru şarkı söyleyerek geldi.
O, otobüsle mi yoksa trenle mi geldi?
Hangisi ilk olarak geldi? Yumurta mı yoksa tavuk mu?
Türk darbesi 12 Eylül 1980'de meydana geldi.
Helen, geçen sene Japonya'ya geldi.
Kızım evlenebilecek bir yaşa geldi.
Sibirya yoluyla Londra'ya geldi.
O şimdi eve geldi. Bunu bilmiyor muydunuz?
Cinsel taciz artık şimdi sosyal bir sorun haline geldi.