Dział 16: Emocje i uczucia

 0    48 fiszek    kacper_mazur
ściągnij mp3 drukuj graj sprawdź się
 
Pytanie Odpowiedź
duygu
Duygularımı kontrol edemiyorum.
rozpocznij naukę
emotion
I can't control my emotions.
mutlu
Çok mutluyum!
rozpocznij naukę
happy
I'm so happy!
mutsuz
Bugün biraz mutsuzum.
rozpocznij naukę
unhappy
I'm a bit unhappy today.
üzgün
Haberi duyunca çok üzüldüm.
rozpocznij naukę
sad
I was very sad when I heard the news.
kızgın
Bana bağırınca kızgın oldum.
rozpocznij naukę
angry
I got angry when he shouted at me.
sinirli
İşten dolayı sinirliyim.
rozpocznij naukę
nervous/irritable
I'm irritable because of work.
endişeli
Sınav için endişeliyim.
rozpocznij naukę
worried
I'm worried about the exam.
korkmuş
Karanlıktan korkmuş.
rozpocznij naukę
scared
He is scared of the dark.
şaşkın
Hediye için çok şaşkınım.
rozpocznij naukę
surprised
I'm very surprised by the gift.
heyecanlı
Tatil için heyecanlıyım.
rozpocznij naukę
excited
I'm excited for the vacation.
sakin
Sakin ol, her şey düzelecek.
rozpocznij naukę
calm
Calm down, everything will be fine.
yorulmuş
Bütün gün çalıştım, yoruldum.
rozpocznij naukę
tired
I worked all day, I'm tired.
hayret
Onun yeteneği karşısında hayretler içindeyim.
rozpocznij naukę
amazement
I'm amazed by his talent.
gururlu
Oğlumun başarısıyla gurur duyuyorum.
rozpocznij naukę
proud
I'm proud of my son's success.
suçlu
Ona yalan söylediğim için suçlu hissediyorum.
rozpocznij naukę
guilty
I feel guilty for lying to him.
kıskanç
Başarısını kıskanıyorum.
rozpocznij naukę
jealous
I'm jealous of his success.
kafası karışık
Talimatlar çok karmaşık, kafam karışık.
rozpocznij naukę
confused
The instructions are too complicated, I'm confused.
hayal kırıklığı
Sonuçtan hayal kırıklığına uğradım.
rozpocznij naukę
disappointment
I was disappointed with the result.
rahatlamış
Sınav bitti, rahatladım.
rozpocznij naukę
relieved
The exam is over, I'm relieved.
şaşırmış
Onu burada görünce şaşırdım.
rozpocznij naukę
astonished
I was astonished to see him here.
umutlu
Gelecek için umutluyum.
rozpocznij naukę
hopeful
I'm hopeful for the future.
karamsar
Bugün biraz karamsarım.
rozpocznij naukę
pessimistic
I'm a bit pessimistic today.
iğrenmiş
O fikirden tiksindim.
rozpocznij naukę
disgusted
I'm disgusted by that idea.
minnettar
Yardımın için minnettarım.
rozpocznij naukę
grateful
I'm grateful for your help.
afallamış
Aniden soru sorunca afalladım.
rozpocznij naukę
bewildered
I was bewildered when he asked a question suddenly.
coşkulu
Yeni proje için coşkuluyum.
rozpocznij naukę
enthusiastic
I'm enthusiastic about the new project.
durgun
Hava gibi durgunum.
rozpocznij naukę
gloomy
I'm gloomy like the weather.
huzursuz
Bugün kendimi huzursuz hissediyorum.
rozpocznij naukę
restless
I feel restless today.
duygusal
Film beni çok duygusal yaptı.
rozpocznij naukę
emotional
The movie made me very emotional.
tarifsiz
Hissettiklerim tarifsiz.
rozpocznij naukę
indescribable
What I feel is indescribable.
mahcup
Yaptığımdan mahcup oldum.
rozpocznij naukę
embarrassed
I'm embarrassed by what I did.
bunalımda
Son zamanlarda kendimi bunalımda hissediyorum.
rozpocznij naukę
depressed
I've been feeling depressed lately.
cesur
Çok cesur davrandın.
rozpocznij naukę
brave
You acted very brave.
tedirgin
Bu durum beni tedirgin ediyor.
rozpocznij naukę
uneasy
This situation makes me uneasy.
hoşnut
Sonuçtan hoşnutum.
rozpocznij naukę
satisfied
I'm satisfied with the result.
sevgi dolu
Aileme karşı sevgi dolu hissediyorum.
rozpocznij naukę
loving
I feel loving towards my family.
öfkeli
Yaptığı hatadan dolayı öfkeliyim.
rozpocznij naukę
furious
I'm furious about the mistake he made.
panik
Yangını görünce panik oldum.
rozpocznij naukę
panicked
I panicked when I saw the fire.
şaşakalmış
Onun başarısı karşısında şaşakaldım.
rozpocznij naukę
dumbfounded
I'm dumbfounded by his success.
sarsılmış
Kazadan sonra sarsıldım.
rozpocznij naukę
shaken
I was shaken after the accident.
coşmuş
Sınavı kazanınca coştum.
rozpocznij naukę
elated
I was elated when I passed the exam.
küskün
Sözlerine küstüm.
rozpocznij naukę
offended
I'm offended by your words.
dargın
Kardeşimle dargınım.
rozpocznij naukę
estranged
I'm estranged from my brother.
pişman
Yaptığımdan pişmanım.
rozpocznij naukę
regretful
I regret what I did.
heyecan
Yarınki gezi için heyecanlıyım.
rozpocznij naukę
excitement
I'm excited for tomorrow's trip.
hüzün
Ayrılık hüzün verici.
rozpocznij naukę
sadness
The separation brings sadness.
neşe
Çocukların neşesi bulaşıcı.
rozpocznij naukę
joy
The children's joy is contagious.
özlem
Memleketime özlem duyuyorum.
rozpocznij naukę
longing
I feel longing for my homeland.

Musisz się zalogować, by móc napisać komentarz.